CENNET-ÜL ME'VA'M

İsmin ilk kez okunduğunda kainata,

Yıldızlar toplanmaya başladı semada,

Gök kubbe nurun ile aydınlandı,

Yedi kat semanın ötesinde,

Yedi kat cennetin Me'va kapısı aralandı.

Ve sen doğdun Dünya'da...

Kalplerimize açılan cennetin üçüncü katındaki bir bahçe gibi,

Sığınılacak bir liman, kalınacak bir mesken oldun gönüllerimizde. 

Varlığın ile yokluklara meydan okuyarak,

İçimizdeki tüm boşlukları doldurarak,

Sahip olduğumuz tüm korkuları yerle bir ettin.

Ruhumuza işleyen nefesin ile hayat verdin,

Ve yeni bir hayatın başlangıcı oldun sen.

Fani alemden baki aleme uzanan bu kutsi yolculuğumuzda,

Sonsuzluğa doğru, birlikte yol alacağımız yoldaşımız

Ve hayatı, içinde adeta bir sır gibi barındıran sırdaşımız oldun.

KAYNAK: https://www.yeniakit.com.tr/foto-galeri/cennetin-kac-derecesi-vardir-iste-muminler-icin-hazirlanan-8-cennet-24820

Sen,senin için O'na sığındığımızda, 

...imkansızı mümkün kılan,

Tüm zorlukları kolaylaştıran,

O'ndan gelecek her hayra muhtaç olduğumuz bir anda, bu muhtaçlığımızı gideren,

Sadece bir "Ol!" demesi ile,

...her şeyi olduran Rabbimize varan bu yolda,

 İstikameti gösterdin bize.

Sen, adeta sırat-ı müstakimin adı oldun hayatımızda.

En güzel hissiyatı dua dua nakşettin kalplerimize.

İlmek ilmek işledin merhameti yüreğimize.

Ve cesaret verip bizlere,

Korkusuzluk tohumunu serpiştirdin ömrümüze.

Hece hece çoğaldığın ömrümüzde,

Bir dokunuşun kadar sıcak,

Bir bakışın kadar berrak,

Sessizliğin kadar sakin duruşunla, mana yükledin tüm manasızlıklarımıza.

Ölümü ve hayatı elinde tutan Rabbin kapısından başka bir kapının çare olmadığını,

O'ndan başka derman bulunmadığını,

Ancak O dilerse,

"Kün fe yekün" derse,

...olmayacak şeylerin bile olur hale geldiği fısıldadın nefislerimize.

Ayet ayet yer ettin zihinlerimizde:

“Lâ yukellifullâhu nefsen illâ vus’ahâ”

"Allah, hiçbir kimseye gücünün yeteceğinden fazlasını yüklemez." (Bakara Suresi, 286. Ayet)

İnsanın kendisini çaresiz hissettiği anda,

Kalbindeki yaraya merhem olacak sabrı gösterdin bize.

"Sabret!" dedin.

"...inna(A)llâhe me’a-ssâbirîn(e)"

"Şüphesiz ki Allah, sabredenlerle beraberdir." (Bakara Suresi, 153. Ayet)

İşittik ve itaat ettik.

Sabrettik.

Derdimize ortak  yalnızca Allahu Teala'yı bildik.

Çünkü, "Derdinin ortağını Allah bilenden dert sorulmaz." derler.

Zaten O'ndan gelen dert, dert değil ancak bir armağandır

Hasta olan nefislerimize bir şifadır.

Ve-iżâ meridtu fehuve yeşfîn(i)

"Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur." (Şuara Suresi, 80. Ayet)

Kur'an ayetleri ile ruhumuza seslenip,

Yönümüzü O'nun Şafi ismine yönelttin.

Sen, Cennet'ül Me'va'm,

Bu dünyanın gamı ile hasta olan kalplerimizin şifası,

İçimizdeki fani hissiyatının bekası,

Zihnimizde kopan kıyametleri dindiren,

Ruhumuzda alevlenen cehennem ateşini söndüren,

Bu dünyayı dahi, cennet bahçelerinden bir bahçeye çeviren,

En büyük armağansın Alemlerin Rabbi'nden gelen... 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YOKSA BİR MÜSLÜMAN'IN HİLAFET İSTEMESİ DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ DEĞİL Mİ?

ANLAMAK MI? YOKSA ANLAŞILMAK MI?

100 YILLIK UYKU HALİ