İNSAN NE İÇİN YAŞAR?

Sahi, insan ne için yaşar?

Hiç düşündünüz mü?

Hiç sordunuz mu bu soruyu kendinize?

İnsan kuru bir ekmek için mi yaşar? Yoksa iyi bir iş, güzel bir eş, son model bir araba, görkemli bir ev için mi yaşar? Bunların hepsi için mi yaşar? Yoksa hiçbirisi için mi?

Sonunda ölüm olan bir hayatı düşündüğümüzde yaşamak denen olgu için tüm bunlar birer kıstas mıdır? Yoksa burada saydığımız ve sayamadığımız birçok kıstası da kapsayan tek bir gaye için mi yaşar?

Tüm bu soruların cevabını tek bir ayet, Zariyat Suresi 56. ayet en net şekliyle veriyor bizlere. Bakın ne diyor ayet: “Ben, cinleri ve insanları ancak bana kulluk estenler diye yarattım.”

Bu ayet bizlere gösteriyor ki, insanların şu fani hayatta tek bir gayesi bulunmaktadır. O da, âlemlerin Rabbi olan Allah Subhanehu ve Teâlâ’ya kulluk etmektir.

KAYNAK: http://www.hanimlar.com/makale/dini-bilgiler/murakabenin-fazileti

Peki, kulluk dediğimiz olgu tam olarak nedir?

Kulluk, insan ile Allah arasındaki ilişkinin adıdır. Bu ilişkinin seyrinin iyi ya da kötü yönde olması, insanoğlunun bu fani hayatta izlemiş olduğu istikamete bağlıdır. Bu istikamet, Allah’ın emir ve yasaklarına uyulması ile ilgili bir durumdur. Eğer ki insan, Allah’ın emrettiklerine uygun yaşayıp men ettiklerinden uzak durursa, bu ilişkinin seyrini iyi yönde tutar. Aksi yönde bir yaşam sürdüren insan ise, bu ilişkinin seyrini kötü yönde tutar.

İnsanoğlunun Allah’a kulluk etmesi, O’nun emir ve yasaklarına uygun yaşaması ve dahi imanında eksiklik bulunmaması gerektiği Kur’an-ı Kerim’de belirtilmiştir. Allah Subhanehu ve Teâlâ’ya layıkıyla kulluk eden insan, hem bu dünyasını hem de öteki dünyasını cennete çevirir. Allah’ın emir ve yasaklarını önemsemeyecek şekilde bir yaşam sürdüren insan ise, hem bu dünyasını hem de ahretini cehenneme çevirir ve zelil bir yaşam sürdürmek zorunda kalır. Oysaki Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’in en büyük mucizesi ve Allah’ın kitabı olan Kur’an-ı Kerim insanoğlunu birçok konuda olduğu gibi, bu konuda da uyarmaktadır: “Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk edin ki, sakınabilesiniz.” (Bakara Suresi, 21)

Peki, Rabbine nasıl kulluk eder insan?

Allah’a kulluk, insan hayatının her alanında yerine getirilmesi gereken bir durumdur. Allah, her şeyi gören ve bilendir. Bu sebeple yapılan her davranışta Allah’ın kullarını izlediği gerçeği unutulmamalıdır ve her davranış, bu olması gerektiği şekilde yerine getirilmelidir. Çünkü insanın hiç kimsenin olmadığını düşündüğü ortamlarda bile Allah vardır. İmanı güçlü tutmak, insanoğlunun Allah’ı sevmesi ve bu sebeple de Allah’ın sevdiği kul olabilmek de Allah’a kulluğun gereklerinden birisidir. Bu çerçevede Allah’ın hoşuna gidecek ibadetleri yapmak,  dünya hayatını ahret hayatına hazırlanabilecek şekilde geçirmeye çalışmak, Allah’ın sevdiği işleri yapmak ve sevmediği işleri Allah rızası için terk etmek ve dahi en önemlisi Allah’ın adını her daim yüceltmek insanoğlu için güzel sonuçlar verecek davranışlardır.  Bu neticeyi Ali İmran Suresi 15. Ayet şu şekilde açıklıyor: “De ki: Size bundan daha hayırlısını bildireyim mi? Korkup sakınanlar için Rablerinin katında, içinde temelli kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler, tertemiz eşler ve Allah’ın rızası vardır. Allah, kulları hakkıyla görendir.”

Hz. Ali (r.a.) kulluk ile ilgili şöyle der: “Bir bölük halk sevap için Allah’a kulluk eder; bu kulluk, tacirlerin kulluğudur. Bir bölük de korkudan Allah’a kulluk eder; bu da kölelerin kulluğudur. Bir bölükse Allah’a şükrederek kullukta bulunur; işte hür kişilerin kulluğu budur.” 

 “İçinizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte onlar, kurtuluşa erenledir.” (Ali İmran Suresi, 104)

Böylece anlaşılıyor ki, Allah Subhanehu ve Teâlâ’ya hakkıyla kulluk etmek isteyen bir insan, insanlara iyiliği emredip onları kötülükten men edecek şekilde, Allah’ın emir ve yasaklarına uygun bir biçimde, helal ve haramı gözeterek bir yaşam sürdürmelidir ki, hem bu dünyada hem de öte âlemde kurtuluşa erebilmiş olsun. İşte gerçek kurtuluş, sadece budur.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YOKSA BİR MÜSLÜMAN'IN HİLAFET İSTEMESİ DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ DEĞİL Mİ?

ANLAMAK MI? YOKSA ANLAŞILMAK MI?

100 YILLIK UYKU HALİ