KORKMA EY İNSAN! İMTİHANINDA BİLE İKRAMINI SUNAN BİR RABBIN VAR!

Hayat, yaşanılan her anı ile birlikte farklı deneyimler tattırmakta ve farklı sürprizlerle karşı karşıya bırakmaktadır insanı. Bu deneyim ve sürprizler, kimi zaman iyi olmakla birlikte kimi zaman da kötü bir şekilde cereyan edebilmektedir. İnsan için iyi olan şeyler kabul edilebilir bir durum iken kötü olan şeyler ise, ilk etapta zannedildiği kadar kabul edilebilir olmamaktadır. Elbette bu durum, insandan insana farklılıklar göstermektedir.

Kimi insan başına gelen musibetler karşısında isyana kalkışırken, kimi insan da bu musibetlere karşı sabır gösterip başına gelen bu duruma karşı mücadele etmektedir. Çünkü bu gibi kimseler bilirler ki, bu hayat devam ettiği sürece Rabbi onları bu gibi musibetlerle imtihana tabi tutmaktadır ve son nefes verilinceye kadar da imtihana tabi tutmaya devam edecektir.

 İmtihan dediğimiz şey, elbette sadece bu gibi kötü durumlarda ortaya çıkmamaktadır. Yaradan kullarını musibetlerle imtihan ettiği gibi, insanlara bahşettiği ikramlarla da bu kimseleri imtihan etmektedir. Bu gibi durumlarla başa çıkmanın iki farklı yolu mevcut bulunmaktadır. Musibetlerle başa çıkmanın yolu, başa gelen kötü şeylere karşı sabır ile karşılık vermek şeklinde iken; başa gelen iyi şeylere de şükür ile karşılık verip Rabbinin rızasını kazanmak için yola devam etmek şeklinde olmaktadır.

KAYNAK: https://www.boyabatmanset.com/umudum-var-cunku-rabbim-var/

Bahsi geçen bu gibi durumları test etmenin en iyi yolu, kişinin günlük hayatta yaşadıklarını ve bu yaşadıklarına karşı ne tür tepkiler verdiklerini ölçmesidir. Bu, bir nevi kişinin sahip olduğu imanın muhasebesini kendi içinde yapmış olmasıdır aynı zamanda. Eğer ki iman zayıf ise, karşı karşıya kalınan musibetlerin hemen sonrasında kişinin içinde isyan baş gösterecektir. Belki de dilde lanetler okunacaktır. İşlerin daha iyi olması yönünde çözümler üretmek yerine işlerin daha da kötüye gitmesine sebep olunacaktır böyle bir durumda. Lakin iman kuvvetli ise, karşı karşıya kalınan musibetlerin hemen sonrasında Rabbe şükür ile karşılık verilip bu duruma karşı sabır kalkanı ile mücadele edilecektir. Sonrasındaysa imtihan içinde barınan ikram ile karşılaşılacak ve sorun en güzel haliyle çözülmüş olacaktır.

Bu duruma, 18.08.2018 tarihinde başımıza gelen bir olay ile karşılık vermiş olalım. Kurban Bayramı’nın yaklaştığı o günlerde her insanda olduğu gibi bizlerde de kurbanlık alma telaşı baş göstermiş bulunmakta idi. Bu niyetle, o günün akşamı saat 21.00’da babam, dayım, kardeşim ve yeğenim ile birlikte Akarca Köyü’ne doğru kurbanlık bakmak üzere, kendi aracımızla yola koyulduk. Her şey yolunda gidiyordu. Gittiğimiz yollar yeniden yapılmak üzere tamamen kazınmış ve ortaya çokça çukur ve tümsekler çıkmış bulunmaktaydı. Bozuk yolu bitirip düzgün yola geçtiğimiz vakit, vites değiştirmek üzere debriyaja bastığım anda debriyajdan “tık” diye bir ses geldiğini fark ettim. Debriyaj artık işlerliğini kaybetmiş ve vites değiştirme olanağım kalmamıştı. Arabadakiler panik olmasın diye kimseye bir şey belli etmedim. Gidebildiğim yere kadar o halde gitmeye çalıştım. İlerlemeye devam ediyordum. Ali Hocalı Köyü’ne girmiştik. Bir kasis ve bir çukurla karşılaştım yolda. Frene dokundum ve yavaşladım o anda. Vites değiştirme olanağım olmayınca araba stop etti ve o anda arabadakilere debriyaja bir şeyler olduğunu söyledim. Bir marketin önüne gelmiştik ve marketin yanında büyük kapılı bir de ev vardı. Arabayı iterek evin önüne doğru yanaştırdık. Ne yapacağımızı konuşurken evin büyük kapısı açıldı. İçeriden yaklaşık 60 yaşlarında bir amca çıktı ve bizleri evin avlusuna davet etti. Elbette davete icabet ettik. Geçip oturduk. Sohbet etmeye başladık. Çaylar demlendi, sular geldi. Muhabbet koyulaştı ve aranabilecek kimseleri aradık. Arabayı başka bir araçla çekmeye karar verdik. Dayımın oğlunu aradım bunun için. O da geldi. O anda o amca, “Dilerseniz arabayı içeri çekelim, burada kalsın. Gecenin bu saatinde uğraşmayın. Yarın dilediğiniz saatte gelip arabayı alırsınız.” dedi. Bizlere bu öneriyi sundu. Kendisinden Allah razı olsun. Biz de kabul ettik ve bir gün sonra gidip arabamızı aldık. Tamir ettirdik ve sorunu çözmüş olduk.

Anlatmak istediğim Yaradan bizleri gecenin o saatinde böyle bir durumla bir imtihana tabi tutmuştu. Bizler de bu duruma asla isyan etmedik. “Çok şükür!” dedik ve Yaradan da bizlere bu güzel insanın kapısına varınca dek yol alabilmemiz için müsaade etti. Bizlere bu imtihanda, bu güzel insanları göndererek ikramını sundu. Ve şimdi hiçkimsemizin olmadığı bu yerde de bir tanıdığımız var artık. Yolumuz her düştüğünde, varıp selam verebileceğimiz, oturup muhabbet edebileceğimiz kimseler bunlar.

Yaşadığım bu olay gösterdi ki, Yaradan hiçbir kulunu boş yere imtihan etmez. Yaradan, kullarına ikramlarını sunmak ve kendini hatırlatmak için kullarını imtihan eder. Çok şükür ki, bizlere kendini hatırlatan ve ikramlarını sunan bir Rabbimiz var.

Hülasa, başımıza bir musibet gelecek diye korkma ey insanoğlu! İmtihanında bile ikramlarını sunan bir Rabbin var.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YOKSA BİR MÜSLÜMAN'IN HİLAFET İSTEMESİ DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ DEĞİL Mİ?

ANLAMAK MI? YOKSA ANLAŞILMAK MI?

100 YILLIK UYKU HALİ